Sağlık hizmetlerine ilişkin katılım payında yapılan ama daha sonra kısmen geri alınan zammın enflasyon hesabında nasıl bir karmaşaya yol açtığını detaylı olarak anlatacağım anlatmaya da ortaya çıkan sonucu en başta söylemekte yarar var...

Bu zam olmasa ocak ayının yüzde 5,03’lük TÜFE artışı, yüzde 4,5 dolayında oluşacaktı. Şubat ayında yüzde 3,5 civarında beklenen artış da öyle anlaşılıyor ki yüzde 3’e doğru gerileyecek.

Yani enflasyonda ocak ve şubat aylarında (şubat tabii ki tahmin) yüzde 4,5-yüzde 3,5 düzeyinde gerçekleşmesi gereken artış, yüzde 5-yüzde 3 olacak.

Her şey 15 Ocak’ta başladı

Tarih 25 Ocak 2025... Resmi Gazete’de yayımlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığının bir tebliğiyle sağlık uygulama tebliğinde değişiklik yapıldı ve sağlık kuruluşlarında alınan muayene katılım payları 2017’den sonra ilk kez yüklü oranda artırıldı.

15 Ocak’tan geçerli olmak üzere yapılan bu zam TÜFE kapsamındaki sağlık grubunda ocak ayında yaklaşık yüzde 24 artış yaşanmasına yol açtı. Merkez Bankası söz konusu tebliğ çerçevesinde yapılan zamların ocak enflasyonu olan yüzde 5,03’e 0,56 puanlık etki yaptığını, ayrıca bu zamların etkisinin şubatta da süreceğini açıkladı.

Aradan bir ay geçti, geldik 23 Şubat 2025’e... Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Resmi Gazete’de yayımladığı yeni bir tebliğle ocak ayında yapılan zamların bir kısmını geri aldı.

İkinci basamak sağlık hizmeti sunan resmi kurumlar ile ikinci ve üçüncü basamak sağlık hizmeti sunan özel kurumlar dışında kalanların katılım payları eski düzeyine geri çekildi, zam iptal edildi. Bu kuruluşların toplamdaki payının yarı oranında olduğunu varsayıyorum; çünkü elde detaylı veri yok. Yani zamların yarısı iptal edilmiş oldu.

Bir zammın geri alınması alışılmadık bir durum değil; olabilir, karar değiştirilebilir. Ama 23 Şubat’ta yayımlanan ve zamları iptal eden karar, zammın uygulamaya konulduğu 15 Ocak’tan geçerli olunca tüm hesaplar karıştı.

Ocak enflasyonu değişmeyecek

Merkez Bankası ne demişti; sağlıktaki bu zamlar ocak enflasyonunu 0,56 puan etkiledi.

Peki o zam şimdi büyük ölçüde iptal olduğuna göre ocak enflasyonundaki artış revize mi edilecek? Hayır!

Bu konuyu dün TÜİK’e sordum. Ocak ayının endeksinde herhangi bir değişikliğin söz konusu olmadığı bilgisini aldım. Zaten TÜFE’nin revize edildiği de hiç görülmedi.

Şubat tahminleri aşağı

Sağlık uygulama tebliği kapsamında yapılan zamların (tahminen) yarısının geri alınması şubat enflasyonuyla ilgili tahminlerin revize edilmesini kaçınılmaz hale getirdi.

En azından ben daha önce yüzde 3,5 olarak dile getirdiğim tahminimi yüzde 3’e çekiyorum.

Şimdi adım adım giderek tahminimdeki revizyonun niye yarım puan olduğunu izah etmek istiyorum. Böylece sağlık uygulama tebliği çerçevesindeki zamların TÜFE’ye nasıl etki ettiğini de detaylı olarak aktarmış olurum. (Katılım payı artışının oranı tam olarak bilinemediği için sağlık grubundaki yüzde 24’lük ortalama artışı kullanıyorum.)

■ Katılım payı artışının 15 Ocak’tan geçerli olarak yapıldığını belirttim. Aylık ortalama artış yüzde 24 olduğuna göre, ayın ilk yarısında 100 lira olan fiyat düzeyi ikinci yarıda 148 liraya çıktı ki, ay ortalaması 124 oldu, yani yüzde 24 artış yaşandı.

■ Eğer pazar günü yayımlanan tebliğle bu zammın bir kısmı geri alınmamış olsaydı, ocak ayının ikinci yarısındaki 148 liralık fiyat şubat ayının tümünde de geçerli olacaktı. Böylece şubat ortalamasının (148), ocak ortalamasına (124) olan farkı yüzde 19 olarak gerçekleşecekti. Bu artış da TÜFE’ye yaklaşık 0,45 puan olarak yansıyacaktı.

■ Ancak ocak ayı ortasında yapılan zam bir ölçüde geri alındığı için şubattaki fiyat düzeyi 148 olmayacak. Zammın yarısının geri alındığı hesabıyla şubattaki fiyat 124 lira. Bu tutar da ocak ayı ortalamasına eşit ve sağlık uygulama tebliği kapsamında ocaktan şubata zam sarkmayacak.

■ Bir önceki bölümde izah ettiğim yüzde 19’luk zam ve bundan kaynaklanan 0,45 puanlık yansıma artık yok. Dolayısıyla yüzde 3,5 dolayında tahmin ettiğim şubat ayı enflasyonunu yüzde 3’e çekiyorum.

■ Bir olasılık da şuydu; yapılan zamların tümü geri alınsaydı nasıl bir tabloyla karşılaşırdık? Öyle bir durumda ocak ayının ikinci yarısında 148’e çıkan ve şubatta da bu düzeyde uygulanması gereken fiyat bir anda 100’e (ocak ayının ilk yarısına) inmiş olur ve ocak ortalaması olan 124’e göre yüzde 19’luk bir düşüş yaşanırdı. Böyle bir durumda şubat enflasyon tahminini yüzde 3,5’ten yüzde 3’e değil, yüzde 2,5 dolayına indirmek gerekirdi.

Niye artırıldı, niye geri çekildi?

Bunca karmaşaya yol açıldığına bakıp sanırsınız ki sağlık kuruluşlarındaki katılım payı vatandaş için çok önemli. Elbette bu tutarların hesabını yapan vatandaş da vardır ama buna gelinceye kadar!

Ücret artış oranını yüzde 1 bile fazla yapmak, buradaki geri adımla vatandaşa sağlandığı sanılan katkıdan fazlasını sağlardı.

Kaygı belli ki başka. Kaygı, bu artışın enflasyona olabilecek etkisinin hesaplanmamasından kaynaklanıyor, görüntü böyle.

Baksanıza vatandaşın neredeyse hissetmeyeceği bir zam fiyat endeksini zıplatıyor ve zaten pamuk ipliğine bağlı enflasyon hedefi daha ilk aylardan zora giriyor.

İyi güzel de, böyle bir düzenleme yapılacağından Maliye’nin hiç haberi olmaz mı, bunun fiyat endeksinde nasıl bir hareketlenmeye yol açacağı hiç araştırılmaz mı?

25 Ocak’ta 15 Ocak’tan geçerli olmak üzere zam yap! Şubat enflasyonuyla birlikte bunun oranları nasıl etkilediği gör! Ama zammı geri almak için 23 Şubat’a kadar bekle!

•    Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve borsagundem.com.tr’nin editoryal politikasını yansıtmayabilir.

Kaynak: ekonomim.com