CPAC Konferansı’nda Saylor, Bitcoin’i ekonomik egemenliğin ve sağlam paranın nihai biçimi olarak savundu.
Bitcoin’in Satoshi Nakamoto’nun vizyonuyla uyumlu olduğunu vurgulayan Saylor, bireyleri hükümetler, bankalar ve büyük teknoloji şirketleri gibi merkezi kuruluşlara karşı güçlendirdiğini belirtti.
Saylor’a göre Bitcoin, sansüre dayanıklı, değiştirilemez bir defter (bütünlüğü sağlayan), kendi gözetiminde sahiplik (egemenliği sağlayan) ve değer kaybına, el konulmasına veya manipülasyona karşı bağışık bir ekonomik enerji kaynağını temsil ediyor.
Strategy’nin (MSTR) Yönetim Kurulu Başkanı ve kurucu ortağı olan Saylor, Bitcoin’i benimsemenin şirketini nasıl dönüştürdüğünü, durgunluktan üstel büyümeye geçişini detaylandırdı.
Bitcoin’in işletmelere banka bağımlılığından, hükümet para politikalarından ve enflasyonist para birimlerinden kaçış imkanı sunduğunu savundu.
Saylor, ABD hükümetine Bitcoin biriktirme çağrısında bulunarak, bunun ulusal borcu ortadan kaldıracağını, doları güçlendireceğini ve ABD’nin dijital ekonomideki liderliğini pekiştireceğini iddia etti. “Ağın %20’sini satın alacak sadece bir ulus-devlete yer var ve bu ABD olmalı.” dedi.
Saylor, ABD’nin 4-6 milyon BTC edinmesi halinde, Amerikan vatandaşları ve vergi mükellefleri için 50 ila 80 trilyon dolar fayda sağlayabileceğine inanıyor.
Saylor, Bitcoin’i bireyleri finansal baskı ve el koymaya karşı koruyan ekonomik zırh olarak vurguladı. BTC’ye sahip olduğunuzda, “hiçbir belediye başkanı, hükümet, kolektivist veya sosyalist sizi bankacılık sisteminden çıkaramaz, paranızı alamaz, sizi yoksullaştıramaz.” diye ekledi.
Bitcoin’i ekonomik güçte temel bir değişim olarak tanımlayan Saylor, nesiller boyu sürecek servet ve bireylere gerçek finansal özgürlük sunduğunu belirtti.
