Açıklanacak istihdam verilerinin belirsizlikler gölgesindeki ABD ekonomisi hakkında daha çok bilgi vermesi beklenirken, Trump'ın attığı ve atacağı tarife adımlarının küresel ticaret sistemine yansımaları yakından takip ediliyor.

Trump, geçen hafta yerli üretimin artırılması amacıyla ithal otomobil ve kamyonlara yüzde 25 gümrük vergisi uygulanmasına yönelik kararnameyi imzaladı. Beyaz Saray'da düzenlenen imza töreninde konuşan Trump, bunu "Amerika'nın kurtuluş gününün başlangıcı" olarak nitelendirdi.

ABD'nin gerçek kurtuluş gününün ise karşılıklı tarifelerin açıklanacağı 2 Nisan olacağını yineleyen Trump, otomobil tarifelerinin de bu tarihte yürürlüğe gireceğini belirtti. Trump, "3 Nisan'dan itibaren tahsilata başlıyoruz." ifadelerini kullandı. Ayrıca, ilaç endüstrisini ülkeye geri getirmek için ilaçlara da tarife uygulayacaklarını aktardı.

Gelecek hafta açıklanacak karşılıklılık esaslı tarifelerle birlikte ise ABD'nin ticaret partnerlerinden gelecek olası misilleme açıklamalarının küresel risk algısı üzerinde etkili olması bekleniyor.

Geçen hafta ABD başkanının otomobil endüstrisine yönelik tarife kararına birçok ülkeden tepki gelirken, Avrupa Birliği'nin (AB), ABD'nin ithal otomobillere yönelik yeni tariflerine karşı alınacak önlemler konusunda hazırlık yaptığı bildirildi.

Tarifelere ilişkin endişeler, ABD Merkez Bankasının (Fed) gelecek dönemde atacağı adımlara yönelik belirsizlikleri de artırırken, geçen hafta açıklamalarda bulunan Chicago Fed Başkanı Austan Goolsbee, ekonomik belirsizlik nedeniyle bir sonraki faiz indiriminin gecikebileceğini ifade etti.

Minneapolis Fed Başkanı Neel Kashkari de tarifelerin ABD ekonomisi üzerindeki etkisinden emin olmadığını, fiyatları yükseltme ihtimalinin daha yüksek faiz oranlarını, ekonomik büyümeyi yavaşlatma ihtimalinin ise borçlanma maliyetlerini düşürmeyi gerektirdiğini belirtti. Kashkari, durum netlik kazanana kadar Fed'in, para politikasında uzun bir süre olduğu yerde kalmasının gerekebileceğini kaydetti.

St. Louis Fed Başkanı Alberto Musalem ise tarifelerin etkisinin geçici olacağının net olmadığını, dolaylı etkilerin faiz oranlarının daha uzun süre sabit tutulmasını gerektirebileceğini bildirdi.

Boston Fed Başkanı Susan Collins de konuya ilişkin açıklamalarda bulunurken, Trump yönetiminin getirdiği tarifelerin ABD'de enflasyonunu hızlandıracağını ancak bu etkinin ne kadar kalıcı olacağının belirsiz olduğunu söyledi.

Makroekonomik veri tarafında ABD ekonomisinin geçen yılın son çeyreğine ilişkin büyüme oranı yukarı yönlü revize edildi. Buna göre, ABD ekonomisi, 2024'ün dördüncü çeyreğinde yüzde 2,4 ile tahminlerin üzerinde büyüme kaydetti.

Fed'in enflasyon göstergesi olarak dikkate aldığı, gıda ve enerji kalemlerinin hesaplama dışı tutulduğu çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi şubatta aylık bazda yüzde 0,4, yıllık bazda yüzde 2,8 arttı.

Endeksteki aylık bazdaki artış oranı, Ocak 2024'ten bu yana en yüksek seviyesini gördü. Piyasa beklentisinin üzerinde gerçekleşen çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksinin ocak ayındaki gibi aylık bazda yüzde 0,3 ve yıllık bazda yüzde 2,7 artacağı öngörülüyordu.

Michigan Üniversitesince ölçülen tüketici güven endeksi de martta aşağı yönlü revize edilerek 57 olurken, Kasım 2022'den bu yana en düşük seviyesini kaydetti.

Tüketicilerin kısa vadeli enflasyon beklentisi martta yüzde 4,3'ten yüzde 5'e çıktı ve Kasım 2022'den bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. Uzun vadeli enflasyon beklentisi ise yüzde 3,5'ten 4,1'e yükselirken, bu değer, Şubat 1993'ten bu yana kaydedilen en yüksek oran oldu.

Söz konusu gelişmelerle geçen hafta ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4,26, dolar endeksi 104,0 seviyesinde dengelendi.

Başkan Trump'ın agresif tarife politikalarının sonuçlarına ilişkin endişeler, jeopolitik risklerle artan belirsizlik ve merkez bankalarının alımları ile altının ons fiyatı geçen hafta 3 bin 86,79 dolarla rekor tazelerken, haftalık bazda yüzde 2,03 yükselişle 2 bin 85 dolardan kapandı.

Brent petrolün varil fiyatı ise haftalık olarak yüzde 0,9 artışla 72,4 dolardan haftayı tamamdı.