Gayrimenkul Yatırımcıları Derneği (GYODER) ve Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (BETAM) iş birliğinde hazırlanan "İnşaat Sektörü ve İş Gücü Dinamikleri: Türkiye'24" araştırmasının sonuçları STK temsilcilerinin katılımıyla mercek altına alındı.
Dernekten yapılan açıklamaya göre, araştırmanın sonuçlarının değerlendirildiği toplantıya, GYODER ve BETAM yetkilileri ile Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB), Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD), İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER), Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER), Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) ve İstanbul Ticaret Odası'ndan (İTO) temsilciler katıldı.
İstanbul Ekonomi Araştırma (İEA) Genel Müdürü Can Selçuki, İstanbul Üniversitesi İşletme İktisadi Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ali Hepşen, Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Konut ve Yapı Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Serhat Başdoğan'ın da hazır bulunduğu toplantıda, "Uzun Vadeli Stratejik İş Gücü Platformu" kurulması için çalışmalara başlanacağı açıklandı.
İnşaat sektörünün güncel sorunlarını belirlemeyi ve bu sorunların çözümlerine yönelik önlem ve politikalar önermeyi amaçlayan "İnşaat Sektörü ve İş Gücü Dinamikleri: Türkiye'24" raporu için İEA tarafından Türkiye çapında 12 bin 37 çalışan ile anket yapıldı. İşveren tarafında da 92 kişiyle görüşüldü.
STK'lar ile düzenlenen toplantıda inşaat sektörünün bedensel güç gerektirmesi, ağır çalışma koşulları, mesai saatlerinin uzunluğu, iş kazası riskinin yüksekliği ve hafta sonunda çalışılması gibi araştırmadan çıkan sonuçlar değerlendirildi.
"En büyük sorunlarımızdan birisi nitelikli işçi bulamama"
Toplantıda konuşan GYODER Başkanı Neşecan Çekici, sektörde var olan iş gücü sorununu yaklaşık 1,5 yıl önce derinlemesine irdelemek amacıyla araştırma ve saha anket çalışmalarının temellerini attıklarını anlattı.
Çekici, "Sektörümüzün en büyük sorunlarından birisi nitelikli işçi bulamama sorunu. Depremden sonra bu durum daha da arttı." dedi.
Neşecan Çekici, buradan hareketle sorunları anlamayı ve veriler üzerinden verimlilik analizi yaparak çözüm önerileri sunmayı hedeflediklerini kaydederek, şunları söyledi:
"Raporun tamamlanmasından sonraki aşamada amacımız, sektörümüzün sivil toplum kuruluşlarıyla raporu mercek altına alıp, Uzun Vadeli Stratejik İş Gücü Platformu için çalışmalara başlamak. İlgili derneklerin spesifik duyarlılıklarını dikkate alarak çalışmanın farklı boyutlarını ele alıp genişletebileceğimizi düşünüyoruz. İş gücü talebini, arzını ortaya koymak, varsa iş gücü açığını anlamak ve insan kaynağı aksiyonlarını belirlemek gibi bir hedefimiz var."
"Önce işi cazip hale getirmek lazım"
Prof. Dr. Ali Hepşen de araştırmada ön plana çıkan zorlukların ağır çalışma koşulları, sürdürülebilirlik sıkıntıları ve arz-talep dengesizlikleri olduğunu belirterek, "Rapor, 4 başlıkta hangi konuların daha iyi hale getirilebileceğini vurguluyor. Her STK kendine ev ödevini çıkarmalı. Mevcut çalışma koşullarının daha iyi hale gelmesi için hep beraber, kamuoyunu da devreye alıp birtakım iyileştirmelerin yapılması gerekiyor." ifadelerini kullandı.
BETAM Direktörü Prof. Dr. Seyfettin Gürsel ise iş gücü arzındaki sıkıntının depremle daha da ağırlaştığını kaydederek, "Temelde sorunlar var. Avrupa'ya baktığımızda da aslında bu sorunun başka ülkelerde çok daha önce yaşandığını görüyoruz. Birincisi tabii ki koşulları iyileştirmeye çalışıyorlar ve potansiyel iş gücünde ve genç kuşaklarda farkındalık yaratmaya çalışıyorlar. Kadınları sektöre çekmek için çağrı yapıyorlar. Avrupa'da kadınlar inşaatlarda çalışıyor. İş gücü arzındaki kısıtlılığı aşmak için her şeyden önce işi cazip hale getirmek lazım. Sektörün algısı çok önemli. Olduğundan daha kötü olduğuna dair bir inanç var. Bunun kırılması gerekli." diye konuştu.
"Gençler ve kadınlar için buranın itibarlı bir iş olduğu anlatılmalı"
BETAM Direktör Yardımcısı Prof. Dr. Ozan Bakış da artık gençler için hizmet sektörünün daha cazip hale geldiğini ve yüksek kazanç elde eden inşaat ustalarının, bu sektörde çocuklarının çalışmasına sıcak bakmadığını bildirdi.
İstanbul Ekonomi Araştırma Genel Müdürü Can Selçuki ise kadınların ve gençlerin bu işe yönelmemesinin sebebinin itibar sıkıntısı olduğunu kaydederek, "Gençler ve kadınlar için buranın itibarlı bir iş olduğu anlatılmalı." ifadesini kullandı.