Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen Yüzyılın Dönüşümü İstanbul Programı’nda konuştu. İstanbul’daki kentsel dönüşüm çalışmalarına ilişkin bilgi veren Erdoğan, “350 bin konutu dönüştürmeyi amaçlayan kampanyayı başlatmış olacağız. 1 buçuk milyon liralık destek vereceğiz.” ifadelerini kullandı. Irak’ın kuzeyinde şehit olan askerlerimiz için rahmet dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir kez daha terörle mücadele mesajı verdi…

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:

Sevgili İstanbullular, bakanlığımızın kıymetli mensupları, aziz kardeşlerim sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum.

Dün Irak’ın kuzeyinde hainler tarafından gerçekleştirilen şehit olan askerlerimize Allah’tan rahmet, ailesine ve milletimize baş sağlığı diliyorum. Mehmetçiklerimizin kanı yerde kalmamış, hesabı misli ile sorulmuştur. 12 terörist etkisiz hale getirilmiştir. Son terörist bertaraf edilene kadar sürdüreceğiz.

TERÖR YAPILANMALARINA MÜSAADE ETMEYECEĞİZ

Irak’ın ya da Suriye’nin kuzeyinde terör yapılanmasına müsaade etmeyeceğiz. Eli kanlı caniler ve örgüte destek verenler teröre yer olmadığını er yada geç anlayacak. Rabbim kahraman askerlerimizi muzaffer eylesin.

350 BİN KONUTU DÖNÜŞTÜRECEĞİZ

Yarısı bizden kampanyamıza İstanbullu kardeşlerimiz ilgi gösterdi. 1 milyon 233 bin bağımsız bölüm için başvuru yapıldı. 1 buçuk milyon liralık destek vereceğiz. 100 bini kira desteği 800 bini hibe desteği şeklinde verilecek. Kredi ödemeleri evler teslim edildikten sonra başlayacak. Bu destekle evini yapacak ve güvenli şekilde oturacak vatandaşımız. 350 bin konutu dönüştürmeyi amaçlayan kampanyayı başlatmış olacağız.

Şehrimizdeki çalışmalarda 17 yapıda yer alan 261 bağımsız bölümün yıkımını gerçekleştireceğiz.

Bugünkü programımızda tüm aşamaları ile İstanbul’da yüzyılın dönüşümü programımıza start veriyoruz. İlgili kurumlarımızı tebrik ediyorum.

6 Şubat’taki sarsıntılar bize deprem gerçeğini tekrar hatırlatmıştır. Böylesi büyük afetten sonra artık hiçbir şeyin eskisi gibi olması düşünülemez. Yakın zamanda Marmara’da meydana gelen depremler çalışmamızı daha da hızlandırmamız gerektiğini gösteriyor.

TOPRAKLARIMIZIN YÜZDE 60’I DEPREM BÖLGESİ

Depreme hazırlık yapmak bizim için tercihten öte zorunluluktur. Depremle burun buruna yaşayan ülkeyiz. Topraklarımızın yüzde 60’ı deprem bölgesi. Nüfusun yüzde 71’i deprem açısından riskli alanlarda yaşıyor. Ekonomik açıdan da ağır bedeller ödedik. 17 Ağustos depreminin etkilerini yıllarca hissettik. 6 Şubat’ın maliyeti 104 milyar dolardan fazladır. Her depremden sonra yıllarımızı harcadık.

DEPREMİ HAFİFE ALMA LÜKSÜMÜZ YOK

Hiçbirimizin depremi hafife alma lüksü olamaz. bu topraklarda yaşamaya devam edeceksek, böyle deprem riskini bir an olsun aklımızdan çıkaramayız. Bunu unutmak demek 17 Ağustos ve 6 Şubat ile yeniden karşılaşmak demektir.

Teşhisi doğru koymak tedavinin yarısıdır. Dolayısı ile deprem ile mücadeleyi önce zihinlerde başlatmak gerek. Deprem değil çürük bina öldürür ilkesini özümsemeden hiçbir yere varamayız. Türkiye’nin birinci meselesi yapı stokunun yenilenmesidir. 81 vilayetimize yapacağımız en büyük iyiliğin kentsel dönüşüm hamlelerin olduğuna inanıyorum.

2 milyon konutun acilen dönüşmesi gerekiyor. 2012’de ile defa kentsel dönüşüm yasasını çıkardık. Kentsel dönüşüm için 480 milyar liralık kaynak harcadık.

TOKİ İMTİHANI ALNININ AKI İLE VERDİ

Milyonlarca vatandaşımızı sağlıksız yapılardan kurtararak güvenli yuvalarına taşıdık. 13 milyonu aşkın insanımızın hayatına dokunduk. TOKİ’nin depreme karşı mücadelede ne kadar hayati rol oynadığı ortaya çıkmıştır. TOKİ binalarımız deprem imtihanını alnının akı ile vermiştir. TOKİ tarafından yapılan binalarda hiçbir sıkıntı yaşanmadı. Muhalefete rağmen TOKİ’mize böyle bir misyon yükleyerek milyonlarca konut ürettiğimiz için hamdediyoruz. TOKİ’nin yapı stokunu yenilemek için devam edeceğiz.

İstanbul’da 6 milyon konut toplam 7 buçuk milyon bağımsız bölüm yer alıyor. 600 bini süratle dönüştürülmeli. 170 bin 941 bağımsız bölümün dönüşümü devam ediyor. Çalışmalar için 128 milyar lira kaynak kullandık. 5 yılda 600 bini acil olmak üzere 1.5 milyon üzere riskli bölümü dönüştürmek.

MUHALEFET YİNE TAKOZ KOYMA PEŞİNDE

Muhalefetin gündeme getirdiği iddialar tamamen safsatadır. Yine takoz koymanın peşindeler. Kanunla ne vatandaşın evine el konulması ne mülkiyet hakkının ihlali söz konusu değil. Amaç kentsel dönüşümü hızlandırmak ve bu meseleye çözüm bulmaktır. Vatandaşımızı yalanlara itibar etmemeye çağırıyorum. Bu çapsızların kentsel dönüşümü rantsal dönüşüm yalanı ile sabote etmesine izin veremeyiz. Kendileri lüks binalarda yaşarken İstanbullu kardeşime çürük binayı reva görene eyvallah edemeyiz.

İstanbul’daki rezerv alanlara 400 bin konut daha katarak dönüşüm çalışmalarını hızlandıracağız. Şehrimizin çehresini tamamen değiştireceğiz. Zihninde soru işareti olan kardeşimizi güvenli modern ve estetik evlere kavuşturacağız.

MİLLETİMİZİN DERDİ BİZİM DERDİMİZDİR

Bir derdi olmayan, bir meselesi olmayanların çözüm peşinde koşması zaten beklenemez. Bizi parti, ittifak olarak rakiplerimizden ayıran ülkeye ve millete hizmet aşkı ile viran olmamızdır. Milletimizin derdi bizim derdimizdir. Sadece bize oy verenlerin değil 85 milyonun tamamının sorumluluğunu yüreğimizde hissediyoruz. Aziz milletimizin teveccühü ile geldiğimiz makamları sıçrama tahtası değil ülkemize hizmet etme makamı olarak gördük. Şov peşinde koşmadık. İnsanımızın da bu gayretlerimizi görmüş olması bizi 20 yıldır bu makamda tutmasını sağladı. Benim milletim çabalarımızı gördü samimiyetimize inandı. 21 yılda girdiğimiz 17 seçimin hepsinde milletimiz bizden desteğini, duasını esirgemedi.

Şurada 3 buçuk ay kaldı: Gece gündüz mütevazi olarak kapı kapı dolaşarak yol yürümeye var mıyız? Yeniden İstanbul diyor muyuz?

ŞEHİRLERİNİ NASIL GERİYE GÖTÜRDÜKLERİNİ GÖRDÜK

Milletimizin tüm kesimleri ile aramızdaki bağı siyasetteki en büyük sermayemiz olarak görüyoruz. Bu ilişkiyi daha da güçlendireceğiz. Başkaları gibi bol keseden atıp göreve gelince unutanlardan, verdiği sözlere beton dökenlerden olmayacağız. Yerel yönetim ile merkez arasındaki vizyon inanç birlikteliğinin önemini hepimiz biliyoruz. Fırsat buldukça belediyeye uğrayan, zihni ve kalbi başka yerlerde olan idarecilerin şehirlerini nasıl geriye götürdüğünü hep beraber tecrübe ettik. Son 5 yılını temel atmama törenleri ile engelleniyoruz yalanları ile nasıl heba edildiğinin şahidiyiz.

FETRET DEVRİNİ KAPATACAĞIZ

31 Mart’ta İstanbul’un fetret devrini kapatacağız. İrtifa kaybına son vereceğiz. İstanbul’un hizmet hasreti bitecek. İstanbul’a kendini vakfedecek, Fatih’in yadigarı olan aziz İstanbul’a şehreminliği yapmayı en büyük şeref payesi bilecek adayımızı yakında açıklayacağız. Sabırla, kararlılıkla 31 Mart akşamına kadar çalışacağız. Rabbim yolumuzu bahtımızı açık etsin.