Baran, “Pandemi öncesinde ticaret hacmimiz için 20 milyar dolar hedefi koymuştuk. Bu hedefe ulaştığımızı görüyoruz. Ancak bu rakam da iki ülke potansiyelini yansıtmaktan uzak. Özellikle Ankara’nın Fransa ile ticaretini artırmak istiyoruz” dedi. Baran, Yeşil Mutabakat süreci ve dünya ekonomisinde yaşanan gelişmelere de değinerek, sürecin ertelenmesi gerektiğini kaydetti.

Fransa Büyükelçisi Isabelle Dumont, Büyükelçilik Ekonomi Dairesi Başkan Yardımcısı Orhan Chiali, Konsolos Yardımcısı Valentin Allary Lacroix ve Sürdürülebilir Kalkınma Ataşesi Berat Durmuş ile birlikte, Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran’ı makamında ziyaret etti. ATO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Temel Aktay ile Yönetim Kurulu Üyeleri Ahmet Akça, Ali Yıldız, Halil İlik ve Yasin Özyolu’nun da yer aldığı görüşmede, iki ülke arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin geliştirilmesi konuları ele alındı.

Ziyarette konuşan Baran, Büyükelçi Dumont’a Ankara ekonomisi hakkında detaylı bilgi verdi. Başkent’teki 13 organize sanayi bölgesinde yer alan 15 binden fazla firmanın iç ve dış pazara üretim yaptığını anlatan Baran, Ankara’nın savunma ve havacılık sanayi, medikal sanayi, yenilenebilir enerji, iş ve inşaat makineleri kümelenmeleriyle uluslararası rekabet gücü yüksek bir şehir olduğunu söyledi. Başkent’te 21 üniversite, 13 Teknokent, 152 Ar-Ge Merkezi ve 36 Tasarım Merkezinin yer aldığını bildiren Baran, “Ankara, teknoloji üretim ve geliştirme konularında da öncü bir şehir. 13 teknoloji geliştirme merkezimiz yani teknokentimiz, 152 Ar-Ge, 36 da tasarım merkezimiz var. Teknokentlerde 1.600’ü aşkın işyeri bulunuyor ve bünyelerinde yaklaşık 16 bin kişi çalışıyor. Ülkemizde, yüksek teknolojili ürünlerin ticarileşmesi ve bu ürünlere yatırımların artırılması çeşitli programlarla destekleniyor” diye konuştu. Ankara’nın Gayri Safi Yurt İçi Hasılası’nın yaklaşık yüzde 70’inin hizmet sektöründen geldiğini kaydeden Baran, şehirde sağlık başta olmak üzere, turizmin de geliştiğini söyledi.

Konuşmasında, Türkiye ile Fransa arasındaki yatırım ve ticaret ilişkilerine de değinen Baran, Fransa’nın Türkiye’nin hem ithalatında, hem de ihracatında altıncı sırada yer aldığını belirterek, 2024 yılı sonu itibariyle dış ticaret hacminin 22,5 milyar dolar düzeyine yükseldiğini belirtti. Baran, “Pandemi öncesinde ticaret hacmimiz için 20 milyar dolar hedefi koymuştuk. Bu hedefe ulaştığımızı görüyoruz. Ancak bu rakam da iki ülke potansiyelini yansıtmaktan uzak. Özellikle Ankara’nın Fransa ile ticaretini artırmak istiyoruz” dedi.

Fransız sermayeli yaklaşık 1.700 şirketin Türkiye’de ya doğrudan, ya da ortaklık yoluyla faaliyet yürüttüğünü ve bu şirketlerin yatırım toplamının 8,5 milyar dolara yaklaştığını kaydeden Baran, “Aynı şekilde Beko, Eczacıbaşı Holding, Otokar gibi şirketlerimiz de ülkenizde yatırım yapıyor. Bu örnekleri çoğaltmamız gerektiğini düşünüyoruz. Ülkelerimiz arasında her türlü yatırım, ticaret ve turizm ilişkilerinin geliştirilebileceğine inanıyoruz” diye konuştu.

VİZE DESTEĞİ TALEBİ

Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyeliği konusunda Fransa’nın desteğini görmek istediklerini de kaydeden Baran, AB’nin Schengen vizesi konusundaki uygulamalarının fuar, b2b görüşme ve ticaret amacıyla yurt dışına giden iş insanlarını zor durumda bıraktığını ifade etti. Baran, Yeşil Mutabakat sürecinden ve dünya ekonomisinde yaşanan gelişmelere de değinerek, sürecin ertelenmesi gerektiğini kaydetti. 

“30 MİLYAR DOLAR İÇİN SÖZ VERDİM”

Fransa Büyükelçisi Isabelle Dumont da 2023 yılı Eylül ayında güven mektubunu sunarak göreve başlarken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a iki ülke arasındaki ticaret hacmini 30 milyar dolara çıkarma sözü verdiğini belirterek, “Ülkelerimiz arasındaki ticaretin dengeli bir şekilde gelişmesinden memnunuz. İki ülke olarak ticaret hacmimizi nasıl geliştireceğimizi daha detaylı ele almak istiyoruz” dedi.

Büyükelçi Dumont, Yeşil Mutabakat Anlaşması’na dikkat çekerek, “Gelecekteki sanayiye dair yatırım iş birliklerini nasıl geliştirebileceğimize, geleceğin sanayisini nasıl güçlendirebileceğimize dair çalışmalar yapıyoruz” diye konuştu.

Fransa’nın AB ile Türkiye’nin yakınlaşmasını destekleyen ülkelerden biri olduğunun altını çizen Büyükelçi, “AB değerler birliğidir, Türkiye’nin bu değerler birliğine dahil olması bizler için önemlidir” dedi.