Merkez Bankası’nın politika faizinin tahmin edildiği gibi yüzde 50’de tutulduğu dünkü Para Politikası Kurulu toplantısından sonra yapılan açıklama sanki son aylardaki açıklamalar içinde en sert olanı...

Merkez Bankası’nın söylediklerinden çıkardığım özeti başlığa yazdım zaten:

“Kimse benden yakın zamanda bir faiz indirimi beklemesin!”

Merkez Bankası enflasyonun seyrine ilişkin kaygılarını daha önce ağustos ayı fiyat gelişmeleri raporunda şu cümleyle dile getirmişti:

“Tüm göstergeler birlikte incelendiğinde, enflasyonun ana eğiliminin kayda değer bir değişiklik sergilemediği değerlendirilmektedir.”

Peki dünkü açıklamanın ilk cümlesinde ne denildi:

“Ağustos ayında aylık enflasyona dair göstergeler bir bütün olarak incelendiğinde, ana eğilimin belirgin bir değişim sergilemediği değerlendirilmiştir.”

Ha Ali-Veli, ha Veli-Ali! Neredeyse aynı cümle.

Enflasyonla ilgili kaygılar daha açık nasıl dile getirilir ki... Merkez Bankası enflasyonun ana eğiliminde bir iyileşme olmadığını, bu yüzden de bir faiz indiriminden söz edilemeyeceğini açık açık söylüyor.

Ağustos ayında TÜFE artışı yüzde 2.47 olmuştu ama Merkez Bankası’nın dikkate aldığı mevsimsellikten arındırılmış artış yüzde 3’ün üstündeydi.

PPK açıklamasında hizmet enflasyonundaki katılığa bir kez daha dikkat çekiliyor ve hizmet enflasyonundaki iyileşmenin son çeyrekte gerçekleşmesinin beklendiği belirtiliyor. Dikkat edin, bu konuda kesin bir ifadeye de yer verilememiş, yalnızca beklentiden söz ediliyor. Sonrasında ise şöyle deniliyor:

“Kurul, enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarının dezenflasyon süreci açısından risk unsuru olmaya devam ettiğini kaydetmiştir.” 

Faiz düşüşü için aynı şart

Merkez Bankası faizin ne zaman düşürülebileceğine ilişkin olarak aylardır aynı yaklaşımı koruyor, bu yaklaşımını da aynı cümleyle aktarıyor:

“Aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sıkı para politikası duruşu sürdürülecektir.”

Şimdi bu cümleyi PPK metninin biraz önce aktardığım ilk cümlesiyle birlikte okuyalım...

Ne deniyordu o cümlede:

“Enflasyonun ana eğilimi bir değişiklik sergilemedi.”

Hep tekrarlandığını söylediğim cümlede ne deniliyor:

“Ana eğilimde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanırsa...”

Özetle Merkez Bankası diyor ki; “Siz yakın zaman için faiz indirimini unutun”!

Merkez böyle diyor da...

Ama gözden uzak tutulmaması gereken bir gerçek var. Merkez Bankası bunları söylüyor, yaklaşımını çok net bir şekilde ortaya koyuyor koymaya da, Türkiye’de çoğu kararın ekonominin gereklerine göre alınmadığı da bir gerçek. Pek ihtimal vermiyorum ama geçmişte olduğu gibi siyaset faize yeniden müdahale etmek isterse her şey değişebilir.

Böyle bir müdahale durumunda Merkez Bankası yönetimi ya görüşünde direnecek ya bu müdahaleye boyun eğecek ya da koltuğunu terk etmek durumunda kalacaktır.

Yumuşayan tek ifade

PPK açıklamasında önceki açıklamalara göre yumuşama olarak nitelenebilecek tek ifade ise enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ne yapılacağına ilişkin yaklaşım.

Daha önce böyle bir durumda para politikası duruşunun sıkılaştırılacağı belirtiliyordu. Yani faiz artışı olabileceği ima ediliyordu.

Bu kez ise sıkılaştırma yerine “Para politikası araçları etkili şekilde kullanılacaktır” denilmekle yetinildi.

Zaten artık faiz artırımı yoluyla bir parasal sıkılaştırmaya gidilmesi neredeyse tümüyle gündemden çıkmıştı. Dolayısıyla ifadede böyle bir değişiklik yapılması da normal karşılanması gereken bir durum.

  • Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve borsagundem.com.tr’nin editoryal politikasını yansıtmayabilir.
Kaynak: ekonomim.com